Premenstruel Sendrom (PMS) ve Premenstruel Disforik Bozukluk (PMDB)
Premenstruel
Sendrom (PMS) ve Premenstruel Disforik
Bozukluk (PMDB)
Sıklıkla şakası yapılıyor hatta bazı şakaları sosyal
medya platformlarında viral oluyor. Kadınların özellikle bu dönemi abarttıkları
söylenerek küçümseyici, yer yer seksist şakalara da denk gelindiği oluyor.
Böyle örneklerin yanı sıra ilham verici şekilde olanları da yok değil.
Kadınların PMS dönemlerini anlamaya ve yardımcı olmaya çalışan şirketler, iş
yerleri belki de bu örneklerin sonucu. Yakın zamanda ülkemizde de regl izni
veren kurumların varlığından haberdar olmak kadınlar tarafından oldukça umut
verici karşılandı. Peki nedir bu Premenstruel Sendrom (PMS) ? Premensturel
Disforik Bozukluk ile farkı var mı yoksa ikisi de aynı mı?
Premenstruel
Sendrom (PMS)
Premenstruel
sendrom (PMS) kadınlarda menstruel döngünün geç luteal döneminde memelerde şişkinlik,
baş ağrısı , halsizlik ve kilo alımı gibi fiziksel ve depresif duygudurum, irritabilite,
gerginlik gibi ruhsal belirtilerin ortaya çıkıp bu durumun genellikle mensturasyonun
başlamasıyla ortadan kalktığı bir tablodur.
PMS
belirtileri ortalama 26 yaş ile başlar ve menopoza kadar giderek artan bir
seyir halini gösterir. PMS kendini ruhsal, davranışsal ve fiziksel olarak
gösterir.
Depresyon,
halsizlik, aşırı uyuma, çevreye karşı ilgisizlik, duygu durum dalgalanmaları,
cinsel istek artışı, sinirlilik, gerginlik, dikkat azlığı, memelerin büyümesi
ve hassaslaşması, vücutta ödem oluşması, 2-3 kiloya kadar kilo alımı, baş
ağrısı, mide bulantısı, kusma, kabızlık, ishal, iştah artışı, aşırı susama,
ciltte akne artışı gibi ortaya çıkar. (A.Figen Türkçapar ve M.Hakan Türkçapar,
2011, s.242)
Adet öncesi ortaya çıkan bu belirtiler
mensturasyonun (adet döngüsü) başlamasıyla son bulur.
Premensturel Disfori Bozukluk (PMDB)
PMS’nin
belirtilerinin klinik ve sosyal açıdan etkili olması durumunda Premenstruel
Disfori Bozukluğu adıyla psikiyatrik rahatsızlık olarak sınıflandırılmaktadır.
( A.Figen Türkçapar ve M.Hakan Türkçapar, 2011, s.242)
DSM-V
Tanı ölçütlerine göre Depresyon Türleri içerisinde yer alan PMDB için her PMS
döngüsündeki belirtileri göstermek bu bozukluğa sahip olunduğu anlamına
gelmiyor. Mensturasyon öncesi (adet döngüsü öncesi) son hafta en az beş belirti
bulunmalıdır. Bu belirtiler mensturasyonla birlikte iyileşmeye başlar ve
sonraki hafta çok azalır, yok olur.
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Belirgin duygusal
değişkenlik. (Duygudurum dalgalanmaları, kendini üzüntülü, ağlamaklı hissetme)
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Belirgin biçimde
kolay kızma, öfkelenme, kişilerarası çatışmalarda artma,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Belirgin bir
çökkün duygudurum, umutsuzluk, kendini küçümseyen düşünceler,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Belirgin bir
bunaltı, gerginlik ve/ya da diken üzerinde ya da sinirli olma.
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Olağan
etkinliklerde ilginin azalması
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Odaklanmada öznel
güçlük çekme,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Uyuşukluk, kolay
yorulma, içsel güçte belirgin düşüş,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Aşırı uyku uyuma
ya da uykusuzluk çekme,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Bunalmışlık,
denetimini yitirmişlik hissetme,
<!--[if !supportLists]-->·
<!--[endif]-->Meme şişkinliği,
eklem ve kas ağrısı, kilo alma gibi bedensel etkiler.
Bu
belirtilerin birlikte toplam 5 belirtiye çıkması ve klinik açıdan belirgin bir
sıkıntıyla işte, okulda, toplumsal etkinliklerde ve başkalarıyla olan
ilişkilerde bozulmayla gider.
DSM-V'de
yer alan PMDS belirtilerinin görülme sıklığı da elde edilmiştir. Buna göre en sık
görülen belirtiler sırasıyla deprese duygudurum ve umutsuzluk (?), kendini
suçlama(?), afektif oynaklık (?), sinirlilik öfke (?), kolay yorulma (x),
fiziksel yakınmalar (x), anksiyete (g), ilgi istek kaybı (c) olarak saptanmıştır.
(Wittchen ve ark.
2002).
Kısacası PMS Klinik açıdan ileri ve
şiddetli boyutuna PMDB demek doğru olacaktır.
PMS Nedenleri Neler?
PMS,
nedenleri olarak hala spesifik bir sonuç ortaya konmamakta, araştırmalar devam
etmektedir. Ancak en belirgin nedenlerden biri GABA (Gamma Amünobütirik Asit-
Temel Engelleyici Nörotransmitter) ve Serotonin olarak ileri sürülmüştür. Bir
diğer hipotez ise magnezyum eksikliği,
kalsiyum fazlalığı olduğudur. Genel kanı
ise bütün hormonların etkili olduğu yönündedir. Biyolojik kökenli olduğu gibi
psiko-sosyal nedenlere de bağlı şiddeti değişmektedir.
PMS
Tedavisi
İlaç tedavisi, düzenli egzersiz,
bitki çayları, kafein alımı azaltılması, PMS dönemi alkol azaltılması v.b.
En önemlisi düzenli doktor kontrolü
ile ihmal edilmemesidir.
Kadınların
regl öncesi dönemdeki gösterdikleri hassasiyetin abartılmadığı aksine
şiddetinin kişiden kişiye farklılık gösterdiği ortadadır. Bu süreçte
hassasiyetlerinde üzerlerine gitmemek, daha anlayışlı davranmak, anlaşıldığını
hissettirmek bu süreci onlar açısından daha geçilir kılma noktasında yardımcı
olacaktır.
Kaynakça
Amerikan Psikaytri Birliği, Ruhsal Bozuklukların
Tanısal ve Sayımsal El Kitabı, Beşinci Baskı
(DSM-V), Tanı Ölçütleri Başvuru Elkitabı’ndan, çev.
Köroğlu E, Hekimler Yayın Birliği, Ankara, 2013.
Türkçapar AF. ,Türkçapar MH. (2011) Premenstruel
Sendrom ve Premenstruel Disforik Bozuklukta Tanı ve Tedavi: Bir Gözden Geçirme.
Klinik Psikiyatri 2011; 14: 241-253