blog-image

DUYGUSAL SÜRGÜN

DUYGUSAL SÜRGÜN

İnsanlar için duygular oldukça önemlidir. Duygularını bilmesi, hissetmesi ve duygularını yönetmesi psikolojik sağlığın belirtisidir. Duygular çoğu zaman yüzümüzden okunurlar buna mikro ifade denir. Mikro ifadeler dünyanın her yerindeki insanlar da aynıdır. Hepimiz aynı şekildeki yüz ifadesi ile güler, aynı şekilde şaşırır, aynı şekilde üzülürüz. Bu ifadeler genellikle saklanamazlar çünkü kişilerin kendi kontrolünde değildir, bedensel bir ifade şeklidir kişiler bazen bu duyguların farkında olmasa da beden bunu ifade eder, saklanamaz ve gizlenemezler.


Duygularımızı bize bakım verenlerden öğreniriz. Bize korktuğumuzu, üzüldüğümüzü bakım verenimiz söyler. Bakım veren kişinin kim olduğu değil, bebekle yerinde ve yeterince ilgilenmesi önemlidir. Çocuk bakım vereninden duygu ifadelerini yapar, sadece bu duygunun ne olduğunu bakım vereninden öğrenir. Bakım vereni ona korktuğunu, üzüldüğünü ve sevindiğini söyle ve çocuk bu duyguların ne anlama geldiğini öğrenir.

Şizoid kişilik bozukluğunda bakım vereni bebek ile duygusal bağ kurmaz, bebeğin sadece giyimini ve yemeğini yedirir, onla yerinde ve yeterince ilgilenmez. Çocukken çok yalnız kalır, o neredeymiş diye kimse sormaz, saatlerce bir sandalyenin altında ve dolapta kalabilir. Kimse o nerde diye merak etmez. Şizoidler duygularını yaşamayı öğrenemezler çünkü bunu öğretmesi gereken bakım verenleri onlarla duygusal bir bağ kuramamışlardır. Genellikle yüzlerinde donuk ifade vardır. Duygularını gösterdikleri zaman bunun kendilerine karşı kullanılacağı endişesini taşırlar. Aslında duyguları oradadır ama kimse duygularına isim vermediği için şizoidde onlara ne isim vereceğini bilemez.


Unutulmuş çocuktur bir şizoid, varlığı kimse için önemli değildir. Bu yüzden şizoid kendi işini kendisi görmeye çok küçükken başlar, çok küçükken yaşından olgun olur ve işleri yapmayı öğrenir. Kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılar.

Kendi ihtiyaçlarını kendisi karşıladığı için biri ile bağ kurmaz. Bağ kurmayı bilmez şizoid, bunu bakım vereninden öğrenememiştir. İşlerinde başarılı olurlar, görevlerini kusursuz şekilde yerine getirirler. Başkasından bir şey istemekte zorlanırlar istemeleri gerekirse alıp iki katını geri verirler. Kimseye borçlu kalmak istemezler. Yalnız geminin kaptanıdır onlar…

Yalnız ve renkli bir hayal dünyaları vardır. Varlıklarını çoğu zaman bir uzaylıya benzetirler. Diğerlerinden farklı hissederler.

Duygusal bir sürgündedir onlar, duygularını yüzlerine, varlıklarına yansıtamazlar. Duyguları bilirler lakin bunu nasıl yansıtacaklarını bilemezler bu yüzden duygularından yoksun kalırlar. Oysa insanlar için duygular çok önemlidir, ağlamak, gülmek, arkadaşlarımızla eğlenmek ve anı yaşamak isteriz.

Duygusal sürgünde olmasının bir diğer nedeni küçükken duygularını dondurması gerektiği içindir, güvenli bir evde büyümediği için duygularını gösterme şansı da olmamıştır.

 Şizoidlerden bazıları sosyaldir, onlarda arkadaşları ile gezer zaman geçirir ama çoğu zaman orda değil hayal dünyalarında olurlar. Sosyal şizoidleri tanımak daha zordur, onlar duyguları taklit ederler, hissedemezler.

Duyguları hissetmenin ne kadar önemli olduğunu şizoid kişiliklerin bulunduğu durumdan anlayabiliriz.

Şizoid Kişilik ve Kişilik bozuklukları uzun süreli terapiler sonucunda duygularını hissedebilir ve insanlarla güvenli bir bağ geliştirebilirler. Terapi dışında düzelme şansları oldukça azdır, yeniden sınırlı ebeveynlik yapılmasına ihtiyaçları vardır. Güvenli bir ortam ve güvenli bir bağ kurmaları terapi yoluyla sağlanabilir. 

https://newspdr.com/

Emine Sontaş

Binlerce Mutlu Öğrenciye Katılın!

Bültenimize abone olun ve en son haberleri ve güncellemeleri alın!