blog-image

Acı İle Yüzleşmek Güvenlidir

Acı İle Yüzleşmek Güvenlidir

Hepimizin de bildiği üzere kollektif yaş sürecinden geçiyoruz. Bu nedenle bir çoğumuz durgun ve hareketsiz iken, diğer bir çoğumuz sürekli kendimizi meşgul edecek konularla ilgileniyoruz. İki tarafta acıdan ve yüzleşeceği yastan kaçınıyorlar.

Polivagal Teori

Durgun hareketsiz olan taraf hepimizin de bildiği gibi dorsal vagalın donma tepkisini yaşıyor. Hareketli ve kendisini sürekli meşgul eden taraf ise sempatik sinir sistemindedir. Donma tepkisini yaşayan taraf aslında acısını bile hissedemeyen taraftır, sempatik sinir sistemi geçemediği için savaşıp ya da kaçamamıştır, bu yüzden tamamen andan kopmuş dissosiyatif halini yaşamaktadır. Aslında hayvanlar dünyası donma tepkisini kolayca uygularlar, doğada ölü taklidi yapan çok hayvan vardır, kendinden güçlü bir hayvanla karşılaşırsa kendisini ölüme benzer şekilde hareketsizleştirir. İnsanlarda hayvanlar da olan bu özellik maalesef ki yoktur, oysaki hayvanlar donarken bile anda iken, insan dorsal vagal durumunda iken anda değildir, tamamen kopmuş yani dissosiyatif olmuştur. İnsanın kendini donarak psikolojik olarak koruduğunu düşünmekteyim, o anın acısını içine almak yerine ki acı oldukça yüksek yoğunlukta ise o an acı ile yüzleşmeye hazır olamadığı için andan kopma eğilimi göstermesi oldukça doğal görünüyor. Yüksek yoğunluklu bir olay ile hemen yüzleşmek kesinlikle kolay bir süreç değildir. Bu yüzden kişiler donma tepkisi vermeleri ve dissosiyatif olmaları oldukça doğaldır. Ventral vagal, kişinin kendisini güvende ve huzurlu ve sosyal olduğu vagaldır.

Her zaman acı ile yüzleşmeye hazır olmamız oldukça doğaldır. Aynı zamanda acı yaşamın kendisinin her anında yaşayabileceğimiz bir duygudur. Hepimizin acıya verdiği tepki eski yaşanmışlıklarımızın eseridir. Önceki acılarımızın yaralarını sarmadıysak bu yeni acıya vereceğimiz tepkiyi de arttırabilir. Genellikle çocukluk yaraları ya da travmaları ile yüzleşip o defterleri temiz şekilde başka bir deftere geçirmediysek işte o zaman yeni bir olay bizi derinden sarsabilir. Yüzleşmek için de kişinin kendisine bir zaman dilimi ayırması gerekir genellikle yüzleşmekten kaçan kişiler kendilerine bu zaman dilimini pek ayıramazlar.

Bu sebepledir ki, önceki tutulmamış acının yası, sonraki olaylarla birlikte iki katlı acı haline gelir ve böyle olduğu zaman dayanılması biraz daha güç olabilir. Acıdan kaçınmanın acıyı geçirdiği varsayımı oldukça yaygındır oysa ki acıdan kaçınmak acıyı geçirmez, düşünün ki denizin ortasında bir taş var siz o taşı eğilip almazsanız orada yıllarca durur işte sizin aklınızın bir köşesinde de yüzleşmediğiniz acı öylece durmaya devam edecektir.

Kişi acısı ile yüzleşirse bu kendisinin hayata bakış açısını, verdiği tepkileri ve bilincini değiştirir. Acı ile yüzleşip iyileşmeyi anıyı iyileştirmeye benzetebiliriz, anıya bakış açınız değiştiği an anıya karşı hissettiğiniz acı da hafifler ve zamanla azalıp artık sizi rahatsız etmez. Böylece iyileşme de kendiliğinden gelir. 

https://newspdr.com/

Emine Sontaş

Binlerce Mutlu Öğrenciye Katılın!

Bültenimize abone olun ve en son haberleri ve güncellemeleri alın!