Algısal Organizasyon Modeli Olarak Gestalt Kuramı
GESTALT KURAMI NEDİR?
İnsan zihni, duyumsadığı herhangi
bir şeyde ya da herhangi bir görüntüdeki boşlukları doldurmakta son derecede
başarılıdır. Gökyüzündeki bulutları çeşitli şekillere benzetmemiz, kahve
fincanındaki figürler ile gelecek tahminlerinde bulunmamız ya da aydaki
kraterleri yüze benzetmemiz bu yüzdendir.
Psikoloji alanında olduğu kadar,
görsel algı ve görsel iletişim alanlarında önemli bir rol oynayan Gestalt,
kavram olarak, parçalarının özelliklerinin toplamından daha fazla olan bir
bütünü fizyolojik ya da sembolik bir ifadesidir. Gestalt psikolojisi ise, modern
duyum, algı ve algılama süreçlerine yön veren bir temel olarak, insan zihninde
ve davranışlarında “bütün”ün arayışında olan bir yaklaşımdır.
Gestalt, 20. yüzyılın sonlarında “algısal örgütlenme” ya da “algısal organizasyon” maddelerine yoğunlaşan bir grup Alman düşünür tarafından “Gestalt Yasaları (Prensipleri)” adı altında biz dizi ilke olarak ortaya atılmıştır. Gestalt psikolojisi “Parçaların toplamı, bütünden fazladır” söylemi ile hareketle, insan zihninin karmaşık sistemleri ve bu sistemlere ait öğeleri “nasıl” algıladığı, anladığı ve anlamlandırdığı ile ilgilenir.
GESTALT YASALARI (PRENSİPLERİ)
Benzerlik Yasası
Benzerlik yasası, insan beyninin, benzer yapıları gruplandırarak bir bütün olarak algılama eğilimini ifade etmektedir. Nesneler, renkleri, şekilleri ya da boyutlarına göre gruplandırılmaktadır.
Üsteki görselde insan zihni, birbirleri ile yakınlıklarından bağımsız olarak, “kare”, “üçgen” ve “daire” şekillerini ayrı olarak gruplandırmaktadır.
Devamlılık yasası, insan zihninin, diğer yapısal unsurlar değişken olsa dahi, takip edilebilecek en düzgün ya da en basit yolu izleme eğilimini ifade etmektedir.
Üsteki görselde, şekillerin rengi farklılaşmasına rağmen insan zihni, en kısa yolu algılamaktadır.
Tamamlama Yasası
Tamamlama yasası, insan zihninin, bazı parçalar eksik olsa bile, bu parçaları tamamlayarak bütünün eksiksiz biçimde algılama eğilimini ifade etmektedir.
Üsteki görselde, şekiller eksik olarak gösterilmiş olsa da, insan zihni ilgili şekilleri bir bütün olarak algılamaktadır.
Yakınlık Yasası
Yakınlık yasası, nesnelerin biçimsel farklılıklarından ya da benzerliklerinden bağımsız olarak, sadece birbirlerine olan yakınlık (mesafe) ilişkilerine göre gruplandırılma eğilimini ifade etmektedir.
Yukarıdaki görselde yer alan daireler, renkleri farlılık göstermesine rağmen, aralarındaki mesafe ilişkilerine göre üç farklı grup şeklinde algılanmaktadır.
Figür/Fon (Şekil/Zemin) Yasası
Figür/Fon (Şekik/Zemin) yasası, insan zihninin negatif (boş) alanı işleme özelliğinden dolayı tamamlama yasasına benzerlik göstermektedir. Ancak, bu yasada figür (şekil), fondaki(zemindeki) diğer nesle ile ilişki kurularak oluşmaktadır.
Yukarıdaki görselde ilk bakışta iki adet insan silueti yer almaktadır. Dikkatli bakıldığında ise, yüzler arasında bir kupanın varlığı dikkat çekmektedir.
Pragnanz Yasası
Pragnanz yasası, en temel tanımı ile insan zihninin karmaşık yapıları minimum bilişsel efor ile en sade ve en yalın biçimde algılama eğilimini ifade etmektedir. Bu yasa, birden fazla şekil içeren bir görüntü ile karşılaşıldığında, zihnin hangi çözümün en basit olduğuna bağlı olarak bunları ayırmayı veya gruplamayı seçebileceği anlamına gelmektedir.
Üstteki görselde çok parçalı çeşitli şekiller yer almasına rağmen, insan zihni şekilleri 5 adet iç içe geçmiş halka şeklinde sadeleştirerek organize etmektedir.
KAYNAKÇA